Tuesday, November 19, 2013

İzlediğim En Orijinal ve Ders Verici Dizilerden : Operation Proposal / Görevimiz Teklif-- K-Drama

If you love me say la la la la~~

Merhaba arkadaşlar!
Bugün size kalbimin derinliklerine dokunan gerçekten çok manalı bulduğum : Operation Proposal'dan bahsedeceğim :)

Bir gün uyandınız ve 20 yıldır sevdiğiniz kız başkasıyla evleniyor ; sizde hiç bir şey yapamıyorsunuz, içinizden geçenleri bir tek siz biliyorsunuz... Sonra ortaya bir mektup çıkıyor ve pişmanlığınız x1000 kat artıyor...
Değiştirmek istiyorsunuz, bugünü..




Tamamen mükemmel bir yapım olmasa da içerik olarak; gerçekten hayatımızda dikkat etmemiz gereken pek çok şeyi ele alması, duygusal- sıcak konsepti, harika oyunculuk yeteneğine sahip ve kimyası
birbirine çok uygun oyuncuları ve şirin müzikleriyle; son 5 bölüm ağlamaktan gözlerimde yaş kalmadığı kesinlikle izlenmesi gereken bir dizi!!

Normalde öyle çok ağlamayabilirsiniz ama ben kendimi o kadar kaptırmışım ki duygusal yapımla da birleşince saatlerce baş ağrıtan, mukoza akıtmama sebep olan ( :D Malum kelimeyle kimse rahatsız etmeyelim ;) bir duygu seliyle bu dizi bana nerdeyse 1 Litre Göz Yaşı akıttı :D
                             

Belki bilirsiniz bu ara Marry Him If You Dare izliyorum. Yoon Eun-Hye'yi görünce annem ''Aaa Harry nerde, o yok mu?'' diyince yine çok etkili bir yapım olan I Miss You'yu hatırladım . Ailecek her hafta çıkmasını bekliyorduk. Bir de onda aksiyon, gizem,polisiye falan olduğu için çok kişinin ilgisini çekiyor malum :) Orda Harry rolünü de çok iyi kaldırmıştı bu dizimizin baş rolü Yoo Seung Ho. Gerçekten kaliteli bir oyuncu ve gözleri çok tatlı ^^ Kawaiiii~~

Yoo Seung Ho'da zaten askerde, özledim onu ekranlarda görmeyi... Bu olay benim  Yoo Seung Ho dizisi izlemek istememe sebep oldu. Bu diziyi bir kaç yerde fan videolardan kesik kesik görmüştüm ama hiç izlememiştim...

İlk bölümde falan çok fantastik geldi ama sonradan asıl önemli olanın insanın geçmişe gidebilmesinin olası olup olmaması değil, bundan çıkarılacak sonuç olduğunu gördüm.. Dikkatli bakılınca arkadaşların ufacık şeylerde birbirini uyarmasının, desteğinin neleri değiştirdiğini görüyorsunuz . Bir de eğer fantastik olayları mantıklı sebebe dayandırma adına Arang and The Magistrate'in son bölümlerinde nasıl saçmalandığını fark etmişseniz, ana fikri mahvetmemek adına her zaman iyi bir açıklama gerekmediğini anlayabilirsiniz sanırım... Bazen her şeyi mantık süzgecinden geçirmek gerekli değil bir şeyleri anlayabilmek için... Mantıksız olduğu halde yaptığımız hareketlerimiz hiç olmuyor mu  sanki...

                                

Bence herkes izlemeli özellikle de erkekler izlemeli...
 Bir kıza olan aşk ne zaman saplantıya dönüşür? Kaderim buymuş deyip sevdiğine ulaşmada her sorun yaşadığında vaz mı geçmeli?  Seçenekleri nasıl mantıklı değerlendirmeli? Bu kızın fotoğrafta bu kadar üzgün görünmesinin sebebi acaba bir erkeğin neyi fark edememesinden olabilir? Gelecekten gelen biri sonunu bildiği şey için geçmişindeki sıkıntılara farklı şekilde sabredebilir mi? İkinci defasında farklı sınava girdiğini düşünüp  aynı sınava tabi tutulan öğrenci sonrasında ne yapmalı??Askerlik anıları nasıl değişir? Gelecekten gelenin bakış açısı kaç kişinin hayatını değiştirir?? ... Böyle pek çok sorunun cevabı, eğer fantastik deyip geçmezseniz bence bu dizide.. Fark ettiyseniz çoğu değişimle alakalı, anahtar kelime '' RENOVATIO'' yani Latince ; Yeniden Doğuş  .


Bu dizi izlerken sonu dolayısıyla çok sevdiğim '' You Are The Apple of My Eye'' isimli Tayvan filmini hatırlatmıştı. Sonunun onun gibi olacağını az düşünmedim değil.. Son ana kadar dizinin sonu hakkında kararsızdım :)) Çünkü geçmişteki her değişimde gelecekte farklı bir iş, farklı çevre... Bazen bir şeyi düzeltip döndüğünü düşünse de geçmişle o gün arasındaki süre zarfında yine bir şeyler yapımış oluyor. Bir sahne var '' Beni uslandıracak bir ilaç yok mu konduktör? ''  diyor.Kader kavramı gerçekten çok karışık ve bizim seçeneklerimizin etkilemediğini söylemek insafsızlık olur.
  You Are The Apple of My Eye'a gelince, bazı +18 sahneleri var,atlanabilir. Asıl güzel olan en sonda anlattığı; o da özet olarak şu; lisede aşık olduğu veya çıktığı kızla evlenen çok azdır ama bütün diziler çıkmaya başlama aşamasından sonrasını göstermezler , siz de mutlu mesut sonlanan bir hikayenin hayaliyle yaşarsınız... Ama gerçekte, olanların  üstünden ne rüzgarlar esmiştir :) En son sahnesi en güzel yeriydi :D




Dönelim Operation Proposal'a ; dizimizde ilişkilerin öyle kolay göze alınmadığını ama yeri geldiğinde, gerçekten emin olduğunda da göze almazsan geçmiş için çok pişman olabileceğini anlatıyor. Dizimiz büyük bir pişmanlıkla başlıyor ve baş kahramanın adım adım geçmişte pişmanlıkları düzeltmesiyle devam ediyor.. Bazen pek bir şey düzelmiyor bazen büyük değişiklikler oluyor. Ama sonunda fark ediyor ki kendisi değişmedikçe bunun pek bir önemi yok ve önemli olan bugünü ertelememek. Harika arkadaşlarla yaşanabilcek örnek anılar...Tabi daha yüzlerce ders var çıkarılacak ve gerçek hayatla bağdaştırılacak ama izleme zevkinize engel olmak istemiyorum :D Sona doğru heyecanın arttığını bilin :))

Bir de şunu söylemeden geçemeyeceğim, Korelilerin  sporla hayatı bağdaştırmalarını hoş ve ilginç buluyorum. Wild Romance ya da sevdiğim film Korea gibi.. Biz de böyle bir diziyle karşılaşmadım, belki Kore dizilerine sardığımdan gözden kaçırmış olabilirim af buyurun :D
  Reply 1997'dekine benzer bazı hatırlama teknikleri de kullanılmış.Daha doğrusu Reply 1997 buna benzer teknik kullanmış (tarih açısından) . Açıkçası dümdüz bugünü seyretmekten çok daha geniş bir yelpaze sunan bu tarz bence çok daha etkileyici ve çok fazla hikaye barındırması açısından üstün bir yazınsal yetenek gerektiriyor.

Biraz felsefi açıdan bakarsak, bu dizi biraz determinizm biraz Kant ; daha çok Kant felsefesi üzerine kurulu gibi. Bizdeki İslam felsefesiyle örtüşen yanları da var :)

Nasıl Yani?
Determinizm her şeyin nedensellik bağıyla birbirine bağlı olmasıdır. Yani yaptığınız ufacık değişiklikler tüm hayatınızı etkileyen bir boyuta ulaşabilir ama determinizmde bu etki dışsaldır. Determinizmdeki etkiyle bu dizidekinin farkı için Alman Filmi Koş Lola Koş'u izleyebilirsiniz.
Kant'a göre ise kişi kendi aklıyla seçer ve bu seçenekler geri kalan hayatını etkiler. Kendi iradesi söz konusudur. İadenin varlığı ise determinist düşünceye terstir, çünkü determinizme elmayı bıraktığında yere düşmesi gibi tıpatıp aynı koşullarda, aynı şey gerçekleşmelidir. Oysa insan düşen elmayı tutma gibi bir hamle yapabilir, itip başka yöne gitmesine sebep olabilir, iradesi olduğu için. Bu dizi bunu çok güzel anlatmış ve sonunda da harika bir şekilde dersini vermiş..

Kaderimizi sadece biz etkilemiyoruz başka insanlar da etkiliyor, onun için insan önceden olacakları bilse de karşıdakinin geçmişte onun düzelttiği hareket karşısında ne yapacağı hiç belli olmaz sonuçta :D


En eğlenceli sahnelerden biri, kostümler 10 numaraydı


Hadi bakalım Kang Baek Ho ( Yoo Seung Ho'nun dizideki ismi) bu evliliği değiştirebilcek mi? Kendi lehine döndürebilecek mi ? Yoksa kader bir kere kimle evlendiğini belirledi mi??

Bugününüzü , elinizdeki şansları, arkadaşları iyi değerlendirmeniz dileğiyle ...

Şimdi bu dizinin yerini hiç bişey tutamıyacak sanki neden bitirdim :( Neyse yeppudaa'da 49'un  5.bölüm eklenmiş bu hüzünlü havayı biraz dağıtsam iyi olacak ^.^

photo credit dramabeans.com

No comments:

Post a Comment